52.GünSabah 7 gibi yola çıktık.Yolda bi yerleşim yerinde bi cafe bulduk.Machiato içip donat yedik.Biz kahve içerken bizim Unimoglu İtalyanlar geçti.Onlar bizi Etiyopya vizesi alamadık diye biliyorlardı.Yolda bir yerde karşılaştık.Akşam için aynı campinge gidiyoruz,Holland House.
Bizi yolda gördüklerinde aralarındaki diyalogu anlattı kamp yerinde:
-Bunlar bizim Türkler mi?
-Yok mümkün değil?
-Nasıl ya?E onlar?
Bizi gördüklerine çok sevindiklerini söyledi.Bu arkadaşlar 2 İtalyan erkek.Birisi buraya vardıktan sonra ertesi gün ülkesine uçtu.Diğeri de arabanın işlerini halledip uçacak.Çünkü arabayı bu kamp yerine 3 aylığına park edecekler.Sonra bir tanesi gelip kaldığı yerden yola devam edecek.E iyiymiş.
Yollarda dere kenarlarında çamaşır yıkayan çok fazla kadın var.Temiz çamaşırlarını kayaların üzerine serip kurumaya bırakıyorlar.Çamaşırlar kururken onlarda derede yıkanıyorlar.
Dikkatimizi çeken başka bi konu da;çocukların saçları ya çok kısa ya da kel.Herhalde hijyen koşulları olmadığı için,bitlenme tehlikesine karşı.Ama panolarda ellerini yıkamaya teşvik eden reklamlar da yok değil.
Sırtlarında yük taşıyan bir sürü küçük çocuk var.Boylarından büyük çalı çırpılar,koca koca su bidonları,hatta bildiğin kocaaaa yağ bidonunu kafasında taşıyanlar bile var.Sanki zaman tünelinden geçiyoruz.Modern dünyadan en eski avcı-toplayıcı döneme geçmişiz gibi.
Buarada bugün 1-2 çocuk taş atma girişiminde bulundu bize.Göksel'lerin arabasının üstüne de delinin biri tırmanmaya kalktı seyir halindeyken.
Holland House'a vardığımızda hava kararmıştı.Bizim İtalyanlar'la konvoy halinde geldik.GPS'imizde koordinatları kayıtlıydı.200m yaklaşıyoruz ama bir türlü bulamıyorduk.Gecekondu gibi bir bölgedeyiz.Deniz sinirlenmeye başladı.O arada çocuğun biri Holland House aradığımızı farkedip,yolu gösterdi.Holland House bir Hollandalı amcanın bu gecekondu mahallesinde özellikle Avrupalı turistler için kurduğu ayrı bir Cumhuriyet gibi.Banyosu tuvaleti temiz,restorantı on numara(yediğimiz her şey çok lezzetli),çadır kurduğumuz yer gayet güzel,laundry servisi var,kamp yerinde 3-4 tane de bizi ve eşyalarımız kollayan köpeklerimiz var.Keyifli bir yer.Keşke her camping böyle olsa.Burası Ferhat'ın arkadaşının yeri.
Aswan feribotunda kocası tekerlekli sandalyede olan Fransız bir çift vardı.Kamp yerinde onları gördük.Buranın sahibi Hollandalı amca araçlarını biraz çekerlerse bizim de oraya sığabileceğimizi söyledi.Kadın ''-ık mık'' edince bizimkiler sinirlenip ''Tamam tamam sorun değil'' dedi.Amca düşüncesizliklerinden dolayı çok sinirlendi ve özür diledi.Bu ablaya teknede biz dahil herkes çok yardımcı oldu.Hatta abiyi o dik merdivenlerden sırtlarında taşıdı bazıları.Göksel onların evrak işleri için de koştu,kadın zorlanmasın diye.Herkesi kendimiz gibi zannediyoruz.
Bugünün km si:535
Toplam km:8377
Day 52
Today's km:535
Total km:8377
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder