47.Gün Sabah erkenden kahvaltı yapıp Etiyopya Konsolosluğuna gitmek üzere yola çıktık.Yolda Muhammed aradı.Deniz'e arka fren hortumu bulmuş,onu verdi.Tamir için de çok yardımcı olmuştu.Şimdi de bu.Kemal amca,Muhammed......hepsi çok yardımcı.
Etiyopya Konsolosluğu'na vardık.Adrenalin tavan yaptı.Bize yardımcı olan görevli bizi gördü bahçede.''Evrağınız tamamsa vize vericez.'' dedi ve içeri girdi.Biz dışarda beklerken Kemal amca geldi.İçine sinmemiş sanırım.''Merak etmeyin alacaksınız'' dedi.Tekrar içeriden birilerini aradı.''Bana iyi haberi verin''dedi sonra da çekti gitti.
Bir süre sonra görevli geldi bizi o kadar kişinin önüne geçirip içeri aldı.Sanırım biraz olay yarattık.Bahçede bize ''Kusura bakmayı, benim hatam,ama ben kağıda benim hatam olduğunu not düştüm,sorun olmayacak,olursa kartımı da koydum,beni arayın.'' dedi.Allah Allah....enteresan....Buarada bildiğimiz doğruymuş bütün turistler buradan vize alabiliyormuş.İçerdeki adam neden bize o gün İstanbul'dan almalıydınız?dedi.Neyse aldık ya....Sonuca bakalım.Saat 15:30'te gelip vizelerimizi alıcaz.
Akşam da Kemal amcayla yemekte vizelerimizi kutluycaz.Mutlu son.Yarın yine yollardayız.Nerde kalmıştık.Bütün arkadaşlarımıza ;TEKRAR İYİ SEYİRLER :)
Tuarek getirdi parşomeni.
Açıldı kapı,gerindi Simurglar,
Silkelendi Zaferin Atı,
Rüzgarla geldi Afrika ananın sesi kulaklara ;Gelin evlatlar....
(Saki)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder