Sabah 6:00'da koğuş kalk! 7:30'da araçların plakalarını ve ehliyetlerimizi teslim edeceğimiz binanın önündeyiz.Türküz ya ilk biz geldik.Saat 8:20 oldu,bina hala açılmadı.10:30 gibi bütün araçların işleri bitti.Bizi konvoy olarak limana götürdüler.
Limanda evrak işleri için beklemeye başladık.Oradaki görevlilerden bir tanesi Deniz'e ''Hey Törkiş Man!'' diye seslenerek yanına çağırdı.Hepimizden toplu rüşvet istiyorlar.Araç başı yaklaşık 10 dolar.Vermezsek araçları tek tek arayacaklar.Verdik.
Araçları yükleme işi bittiğinde saat 17:00'ydi.18:00'de de feribot kalktı.Yalnız kalkarken sağolsun kaptan önce arkada tekneye sonra bir de iskeleye çaktı.Yüzme dersi almalıydık,Deniz söylemiştim sana....
En üstte güvertede hepimizin yatabileceği(herkes omuz omuza tabiki) bir alan bulduk.Derken bizim motorcular kaptan köşkünün önündeki alanı zaptettiler.Eh bayağıda ferah bir yere benziyordu.Biz de yerimizi bırakıp onların yanına geçtik.Hata !!!.Kaptan abi gelince hepimizi kovdu.Eski yerimizi de kaybettik.Tekne doldu.Bir çanta bile koyacak yer yok,kaldıki biz yatacak yer arıyoruz.Deniz bakmaya gitti.''Buldum,çabuk çantaları getirin''diye koşarak geri geldi.
Hani körfez vapurlarında insanlar teknenin sağında-solunda banklarda oturur ya,bu sefer banklar yok.Ama o balkonumsu çıkıntı var.Biz ve diğer 2 motorcu çift toplam 8 kişi yayıldık oraya.Çantaları attık,matlarımızı açtık.
Hava yavaş yavaş kararmaya başladı.Deniz'in sırtını yasladığı kamaranın penceresinden sakallı,beyaz entarili bir amca kafayı uzattı ve ''Passport'' dedi.Deniz'in tepkisi:''Neyyy?''.Amca yineledi:''Passport''.Deniz ona ''Sen kimsin?Niye pasaport soruyorsun?'' diye sordu.Meğer amca doktormuş ve bütün tekne amcanın kafayı uzattığı pencereye gelip(yani hepimizin yattığı yere) kulağını amcaya gösterirmiş.Amca da kulağa termometre sokarmış.Sizin anlayacağınız bizim yatacak yer yine gitti.Kulağımıza da kimbilir kaç kulağa giren termometre girdi.Toplayın eşyaları bütün tekne tarafından ezilmeden yeni yer arıyoruz.
Ümitsizce 4-5 masalık cafeteryaya geldik.Ordakilerle sohbet sohbet derken biri teknenin makinasından sorumlu mühendismiş.Bize çapanın yanında kimsenin olmadığı bir yer ayarladı.Ancak orada uyuyabildik.
Deniz sabah 6'da uyandırdı.''Bak ,Ebu Simbel''.''Hı hı pek güzel iyi geceler.'' Allah'tan feribot yanından geçerken Deniz bol bol fotoğraf çekti de ben de sizin gibi fotolardan biliyorum.
Feribot 11 gibi Sudan-Wadi Halfa'ya vardı.Şimdi araçlarımızı bekliyoruz.
Bugünün km si: 19 km
Toplam km:5372 km
Day 33
Today's km:19
Total km:5372
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder