31 Ocak 2011 Pazartesi

Loshoto-Darüsselam 31.01.2011

68.Gün
Segera kavşağında Ferhat ve eşi Ciska ile buluştuk.Ferhat bu sefer Afrika'ya çok yakışan kırmızı Land Rover'ıyla.İçi tıka-basa eşya dolu.Tanga'daki evlerini boşaltmışlar,fazla eşyalarını da Darüsselam'a götürüyorlar,biz de arkalarından.Her 100km de bir durmak üzere anlaştık.Darüsselam'a vardığımızda hava kararmaya başlamıştı.Ferhat'larla birlikte çok şık bir otelde kalıyoruz.Bizim bütçemizi aşacak bir otel.Southern Sun Otel.Sağolsun burası bize Ferhat'ın hediyesi.

Bugünün km si:
Toplam km:

Arusha-Loshoto 30.01.2011

67.Gün
Yolda Safari Camp diye bir yerde mola verdik bir şeyler yemek için.Garson çocuktan menü rica ettik.Restoranın önündeki boyundan büyük menünün yazdığı koca tahtayı bize doğru çevirdi.Al sana menü.
Yola çıktığımızdan beri ilk defa bir ülkede tuvaletler temiz diyebiliyorum.Benzinliklerde,cafelerde,kamplarda.....
Hava iyice ısındı,motor kıyafetleri üzerimize yapışıyor.Habire durup su içiyoruz.
Anayoldan ayrılıp Ferhat'ın tavsiyesiyle Loshoto'ya doğru döndük.Çok dar asfalt yoldan dağlara tırmanmaya başladık.Her yer inanılmaz yeşil.Küçük küçük şelaleler var,her yerden sular akıyor.Fotoğraf çekmekten ilerliyemiyoruz.Ferhat'ın arkadaşı bir Yunanlı'nın işlettiği Lawns Otel'e geldik.Odamızda yalnız değiliz.Yine o.....Süleymancık....Bu sefer arakadaşlarını da toplamış.

Bugünün km si:334
Toplam km:10747

Nairobi-Arusha 30.01.2011


66.Gün
Yolda bir yerde kahve molası verdik.Geleneksel giysileriyle yaşlı bir Masai amca tam biz ayrılırken yanımıza geldi.(kulağındaki delikler bileğim kadar)Yanındaki modern kıyafetli birisinin aracılığıyla bize sorular sormaya başladı.''Yok işte nerden geldik,kaç gündür yoldayız,nereye gidiyoruz''gibi klasik...Ve en son şöyle bir laf etti :''Çok uzak ülkeden gelmişsiniz.Yolunuz daha da var,sizin için dua edicem.'' Deniz'le ben birbirimize baktık.Amcaya sarılasımız geldi ama nedense yapmadık.
5896 metrelik Klimanjero'nun yanından geçiyoruz.Bir kısmı bulutlarla kapalı.Çok yakışıklı kereta.Tam sınıra gelmaden 3-4 km önce entresan bir dükkanda mola verdik.Ben orda bileklik beğendim.Dükkandaki çocuk ''Aslında bu bileklerin orjinali fil kuyruğu kılından yapılıyor.Satışı yasak.Ama bende var ister misin?'' ''Yok sağol almayayım'' ''Aslan kalbi var,bilmem neye iyi geliyor.Ondan ister misin?.......'' Abi uçmuş.
Tanzanya'ya girdik.Yerli kabileler var yolun sağında solunda.Hatunların hepsinin saçları kazıtılmış.Ee ama çokta yakışmış.
Arusha'ya vardık.Büyükçe bir kasaa.Gideceğimiz kamp yerini arıyoruz.Kırmızı ışıkta durduk.Yanımıza bir land cruiser geldi.Camını yavaşça aşağı indirdi.İçinde beyaz bir adam ''Triumph mı o?'' Deniz kafasını salladı.''Benim de vardı gençliğimde.Nereye gidiyorsunuz?'' ''Masai Camp'ı arıyoruz.'' ''Beni takip edin.'' İyi ki bizi getirmiş,bulamazmışız.
Kampta karı koca motorsikletli Güney Afrikalı Elsebie& Michnus ve wolkswagen kamyonetli Hollandalı çift Martjin&Vibien'le tanıştık.Bizi akşam yemeğine davet ettiler.Onlar da bizim geldiğimz yöne doğru gidiyorlar.Etiyopya-Kenya geçişini sordular.Yaptığımızı anlattık.Michnus'un tepkisini görmeliydiniz.''Ben o yolu geçilemez zannediyordum.''Onlara bütün detayları verdik.Nerde benzin,su bulabileceklerini,gümrük işlemlerini nasıl yaptıracaklarını,nerelerde kamp yapacaklarını...Karı-koca 2 BMW GS 650 Dakarla,ordan geçmeyi deneyecekler.Haberlerini bekliyoruz.

Bugünün km si:289
Toplam km:10413

60 Gün sonra Afrika yolları taştan ekibi...After 60 days on the road....

Deniz after Fight Club Göskel Emmi yüzüne noldu?Ben de onu diyom noldu?
Afrika'da siyah French çok moda bu sene....

28 Ocak 2011 Cuma

Nairobi'de 3.Gün 28.01.2011

65.Gün
Göksel'le Berrin sabah 6:30 gibi Mombasa'ya doğru yola çıktılar.Ordan araçlarını Türkiye'ye gönderiyorlar.Ertesi günde Nairobi'den Türkiye'ye uçacaklar.Sarıldık birbirimize,gözler doldu.Kolay değil 65 gündür birlikteyiz.
Yoldan mesaj attılar.Zürafa,zebra görmüşler.
Deniz'in motoru bugün bitecek herhalde.Biz de yarın Arusha(TANZANYA) ya doğru yola çıkıcaz.Akşam kampta barbekü var.

Nairobi'de 2.Gün 27.01.2011

64.Gün
Burası çok keyifli bir yer.Yemyeşil bir bahçesi,herkesin kullanabildiği çok keyifli bir salonu var.Kahvaltı da ise taze meyveli yoğurt,cornflakes,sıcak süt,filtre kahve,kızarmış ekmek,bal,reçel,tereyağ......Aman Tanrım bunları ne kadar çok özlemişiz.
çölden Kenya'ya giriş yaptığımızda sınır kapısı olmadığından hala pasaportumuzda Kenya'ya giriş yaptığımıza dair damga yok.O yüzden immigration ofise gidip ,''Merhaba biz geldik.'' dedik.Triptik işlemleri içinde gümrüğe gittik.Ve yasal olarakta artık Kenya'dayız.
Ferhat gündüz uçağıyla Nairobi'den Pemba'daki evine uçtu.Karısı Ciska'ya süpriz yapacak.Andri de bu akşam 23:00 de bizden ayrılıyor.Kamyonlarını Jungle Junction'da bırakıyorlar.Birara Ferhat gelip alacak.

Nanyuki-Nairobi 26.01.2011

Dünyanın ortasına konmuş Simurglar....Görmüşler iki ayağı üzerine kalkanların kendilerine yarattığı yalnızlığı....(Saki)

63.Gün
Kuzey yarım küreden güneye yarım küreye geçtik.Barış Manço'dan öğrendiğimiz tam ekvator çizgisne su ve kibrit çöpü numarasını da yaptık.
Ortalık yeşillendi ve artık çiçeklerde görmeye başladık.
Yolda bir kamyonda yazı '' TRY JESUS''.(Bir de İsa'yı dene!....) Nairobi'de Alman abi Chris'in işlettiği kamp yeri meşhur Jungle Junction'a geldik.En çok Deniz sevindi.Çünkü buda bir motorsiklet tamirhanesi var.Bütün bakımlarını yaptırabilecek.


Bugünün km si:230
Toplam km:10124

Marsabit-Nanyuki 25.01.2011


62.Gün
Bundan sonra yol 50km off-road daha sonra Nairobi'ye kadar asfalt.Deniz ikinci vitesi takılmış ve yağ sızdıran şanzımanı zorlamamak için motoru kamyona yükledi.Jungle Junction'da tamir ettirmeyi umuyoruz.
Marsabit'ten ayrıldıktan sonra off-road kısım en zor yollardan biriydi.Kamyonlar yüzünden yolda bitmeyen ondülalar vardı.Durmadan zıplıyoruz.Aman Tanrım günler sonra asfalt.Ne güzel.Haydaa ,erken sevinmişiz, yoo gene asfalt, yoo yo toprak yol böyle böyle Nanyuki'ye vardık.

Bugünün km si:225
Toplam km:9894

North Horr-Marsabit 24.01.2011




61.Gün
Sabah 6:45'de kalktık.Ferhat'lar önden çıktı.Ama yaklaşık yarım saat sonra onları bizi yolda beklerken bulduk.Küçük bir kum tepesinin başlangıcında kuma saplanmışlar.Kum paletleriyle ancak kurtulabilmişler.Biz burdan geçemediysek,Göksel'ler hiç geçemez deyip bizi beklemişler.Beklenilenin aksine Deniz çok kolay geçiyor.Ferhat2ta Göksel'in arabasının direksiyonunda zorlanmadan geçiyor.Araba güçlü ve aynı zamanda hafif.Bu kumda Nissan'a avantaj yaratıyor.
Yolun durumu nerdeyse her km de değişiyor.Sonunda North Horr'a vardık.Çölün ortasında küçük bir köy.Köyde etli pilav yedik,kola içtik,benzin aldık.Elbette köyde olmamız olay oldu.bütün köy halkı etrafımızdaydı biz bunları yaparken.
North Horr'dan ayrıldıktan sonra tepeler,inişler-çıkışlar bitti.Artık dümdüz çöl var.Birara 70km hıza kadar çıktık.Deniz kumda yavaşlarsa dengesini kaybediyor.O yüzden hızlı gitmeye ihtiyacı var.İnce kuma saplanırsa motor onu üzerinden atıyor.Ve nitekim bugün 2 kere bu yüzden düştü.Sonuncu düşüşünde de vites kolu eğrildi.Şanzıman ikinci viteste takıldı kaldı,yağ sızdırıyor.
Çöl bitti,volkanik sert kayalar başladı.Zıplayarak gidiyoruz.göksel jeepi kırmamak için özen gösteriyor.Ama bir yandan da bu akşam Marsabit'e varmak istiyor.
Nerdeyse 10km de bir duruyoruz.Böyle giderse yine varamayacağız.''Ya Allah'' deyip son 30km yi durmadan bitirdik.Marsabit'e girdiğimizde hava kararmıştı.Yolda SIRTLAN gördük.Deniz'i görünce kaçışmışlar.Arabada bize ters ters baktılar.

Bugünün km si:224
Toplam km:9669

27 Ocak 2011 Perşembe

İlerit-Sibiloi National Park-North Horr'a 30km kala çölde kamp 23.01.2011

60.Gün
Sabah 9'da yola çıkabildik.Çünkü uyandığımızda 2 süprizle karşılaştık.Bir Göksel'in portbagajı aşırı yüklemeden ve sallantıdan kırılmış,iki Göksel2in daha önce patlayan lastiğinin havası tamamen inmiş.Port bagajda ne varsa hepsini kamyona attık.Lastiğe de verdik havayı yola devam.
Ben bugün kamyonda yolculuk ediyorum.Hatta birara kamyonu 1 saat kadar kullandım.Direksiyon sağda,normal vitesin dışında bir de yarım vites denilen bir sistem de var,bir de motor freni için bir kol.Bu alet çok komik.Ay biz de mi eve bir tane alsak?
Yüksekte olduğumuz için çevreye çok hakimiz.Kırmızı kulaklı tavşan,ceylana benzeyen arkadaşlar,yabandomuzu ve antilop sürüsü gördük.
Sibiloi National Park'ının içindeyiz.Yaklaşıl 3 saatte 90km yol yaptık ve gitmemiz gereken daha 176km yol var.
Göksel'ler Nairobi'den dönmeyi planladıklarını açıkladılar.Devam etmek istemiyor artık.Yoldan iyice bezdi.Berrin üzgün.Buarada lastik biraz daha indi gene şişirdik.Bugünyola çıkalı tam 2 ay oldu.Koşullarımız da hiç kolay değil.Onlara hak vermiyor değilim.İyide dayandılar doğrusu.
Deniz bugün 2 kere düştü.Ama hiçbir sorun yok.Saati 15:00 yaptık.Ama hala gidilecek 142 km var.18:30'da hava kararacak.Biraz hızlanmaya karar verdik.Söylemesi kolay ama gerçekleştirmek Deniz için değil.Ve sonunda hava karardı.Varmak istediğimiz yere varamadık.Çölün ortasındayız.Farlarla biraz ilerlemeyi denedik.Ama Deniz yapamıyor.Nerde ince kum,nerde kalın far ışığıyla ayırt edemiyor.Mecburen olduğumuz yere kamp kuruyoruz.
Yemekler yine Ferhat ustadan.Üzerine de bir de çay demledik.Çayı içince Deniz biraz kendine geldi.Biz araçların içinde zorlanıyoruz.Deniz'in durumu daha vahim.
Ferhat'ın tavsiyesiyle kamp yerinin etrafına işedik.Vahşi hayvanlar insan pisliğini pek hazetmiyorlarmış.
Çadırın içi sıcak diye brandasını(pencerelerini)açıp uyuduk.Çok dahice sabah uyandığımızda her tarafımız kumdu.

Bugünün km si:190
Toplam km:9445

Turmi(Etiyopya)-İlerit(Kenya) 22.01.2011

Turkana kıyısına kondu Simurglar.''Hoşgeldiniz'' dedi Afrika Ana,en zayıf türün ayağa kalkıp yürüdüğü yerdesiniz.Takip edin ayak izlerini.Bu yoldan yürüdüler iki ayakları üzerinde,diğerlerinin gücünü,hızını gördüler,öğrendiler.Bir tek bilgeliklerini ve sabırlarını alamadılar.Gidin bu yoldan öğrenin.....(Saki Emre)

59.Gün
Sabah kuş sesleriyle uyandık.Ferhat'lar bize gerçek bir çay demlemişler.Süper bir kahvaltı.Göksel'de patlak lastiği yaptırmak için köye gitti.
Ferhat'lar bugün önden çıktılar.Hızımız saatte ortalama 20 km ye kadar düştü.Yaklaşık 2 saatten fazla yol yaptıktan sonra Ferhat'ların karşıdan geri geldiğini gördük.12km sonra Omaret'te bir ofis varmış.Pasaportumuza çıkışımızı orda vurdurabilirmişiz ve sonra aynı yoldan geri dönücez.5 km evvel geçtiğimiz yol ayrımından bu sefer güneye sapıcaz.O yolda 30km ilerlersek Kenya sınırına varacakmışız ve Ferhat'lar bizi sınırı geçince bekleyecekler.
Deniz hepimizin pasaportlarını kaptı,Omaret'e yollandı.O toprak yolda 60-80 gidebiliyor,bizim hızımızsa sarsıntıdan ortalama 20.Biz pasaport ofisine vardığımızda Deniz hala çıkış damgalarımızı vurduramamış bekliyordu.Neyse işimizi halletik,karaborsadan benzin bulduk,aynı yolu geri dönmeye başladık.Dönmemiz gereken kavşağa gelmeden evvel Deniz sağda bir patika buldu.Bunun Kenya'ya giden patika olduğunu düşündü.Biz de peşinden.Ama 10 dk kadar bu yolda ilerledikten sonra aslında bu yolun Omaret'e giden alternatif bir yol olduğunu farkedip tekrar geri döndük.Hay Allah ! Ferhat'lar zaten yaklaşık 1 saat kadar önümüzdelerdi,bir de burda zaman kaybettik.
Geçtiğimiz yol çok keyifli.Yol dediğime bakmayın sırf kum.Durmadan dere yatakları geçiyoruz,küçük tepeler inip çıkıyoruz.Biz jeeple kumda hızlandık,Deniz ise önümüzde düştü düşecek.Su içmek için durduğumuzda kan ter içinde,bu seferde o zorlanmaya başladı.
Bir süre sonra 3-5 haneli bir köye geldik.Çocuklar koşarak yanımıza geldi ve ''Polis,polis!'' diyerek bir evi gösterdiler.Evin önünde durduğumuzda içerden donunu toplayarak bir amca çıktı.''Passport'' dedi.Pasaportta bizim çıkış vizemizi görüp,bize geçebilirsiniz anlamında kafasıyla işaret etti.Ne bir kapı,ne bir yol,ne bir bayrak.....Kenya'ya hoşgeldiniz.Evin yanındaki toprak yoldan yaklaşık 100 m ilerledikten sonra kumda Ferhat'ların yazdığını tahmin ettiğimiz kocaman bir ok güneyi gösteriyor Kenya,kocaman bir ok kuzeyi gösteriyor Etiyopya,ortasında da Türkçe Hudut yazıyor.Artık iyice yol mol kalmadı.Deniz kumda Ferhat'ların tekerlek izini takip ediyor.Ufak bir tepeyi aştığımızda onları çay demlemiş bizi beklerdken bulduk.
Çay molasından sonra İlerit köyüne ulaşmak için yola çıktık.Köyde polis karakolunun bahçesinde kamp kurmayı planlıyoruz.Hava kararmadan evvel varabildik.Herkes çok yorgun.Deniz'in adım atacak hali yok.Yere serildi dinleniyor.Ferhat sağolsun bize yemek pişirdi.
Aman Tanrım ortalıkta sarı,küçük akrepler.
Sabah 7,koğuş kalk.

Bugünün km si:163
Toplam km:9255

Arbaminch-Konso-Turmi 21.01.2011 Cuma(Friday)

58.Gün
Kaldığımız camping Abaya Gölü yakınında bir tepeciğin üstünde aşağısında tam anlamıyla balta girmemiş bir orman var.Bu muhteşem manzarada kahvaltı keyfinnden sonra 8 gibi yola çıktık.Yolun dünkü yoldan daha off-road olacağını öğrendiğimizde Deniz'i ben yalnız bıraktım.
Sabah Arba Minch çıkışnda yine babun sürüsü gördük.Komik hayvanlar.''Ne bakıyon?'' der gibi yüzümüze bakıyorlardı.
Arada sırada su içmek için durduğumuzda nerden çıktığını anlamadığımız çocuklar yanımıza geliyordu.Ellerinde küçük renkli maskeleri bize satmak istiyorlardı.Bazılarında basit Afrika işi oyuncaklar.Keşke yerimiz olsa.
Bazı yerlerde yumuşak kumlardan geçiyoruz.Deniz zorlanmaya başladı.Ama şimdiye kadar Allah'tan hiç düşmedi.
Bir sürü çıplak çocuk öyle,anadan doğma koşuşturuyorlar dere kenarlarında.Deniz hepimizin önünden sürüyordu.Bir süredir göremiyoruz.Herhalde yerli kabileler kaçırdı diye düşünüyoruz.O da ne?Şimdi de üstsüz kadınlar görmeye başladık.Yoksa onlar mı kaçırdı? Aman Tanrııımmmmm!.....Deniz'in şikayetçi olduğunu sanmıyorum....
Omo Vadisindeki bu kabileler renkli kıyafetleriyle de ünlüler.Yıllardır geleneksel yaşamlarını bırakmamışlar ve hepsi cana yakın insanlar.Bizi gören hepsinin yüzü gülüyor.Ancak fotoğraf çekmek istediğinizde''Bırr,bırr'' diye para istiyorlar.Bırr Etiyopya'nın para birimi.
Tam da kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde arabanın lastiği patladı.Deniz sakin,vurdu krikoyu arabanın altına.Bastı bastı kriko bitti ama araba kalkmadı.Allah'tan daha büyük bir kriko daha var.Bu seferde onu koydu altına.Şimdi de onu kaldıracak kol kayıp.Göksel'le ellerindeki malzemelerden bir kol uydurup onunla arabayı kaldırırken Ferhat'la Andri yetişti imdatlarına.Meğer bizimkiler şasiden krikoyu vurdukları için tekerlek salıncaktan sarkıp durduğu yerde duruyor,kımıldamıyormuş.Krikoyu dingilden vurunca sorun çözüldü.Lastiği değiştirdik,1 saatten fazla oyalandık.Deniz'le Göksel çok yoruldular.Berrin'le bense hiçbir şey yapmamamıza rağmen nerdeyse sıcaktan bayılıyorduk.Kafalarımıza sürekli su döküyorduk.İkimizinde kafasında şapka yoktu.Büyük aptallık.
Turmi'de çok güzel bir kamp yeri bulduk ve erkenden yattık.Sanırım başımıza güneş geçti.
Bugünün km si:274
Toplam km:9092