6 Aralık 2010 Pazartesi

Halep-Palmira 5:12. 2010 Cumartesi





11.Gün
Bugün Ece'yle ben arabada gitmeye karar verdik.Çok yorgunum,asıl derdimiz uykusuzluk.Deniz'le Tolga şımara şımara gidiyorlar.Araba tıka basa dolu ayaklarımızı koycak yer yok.
Sabahın 6'sında çıktığımız için hava çok soğuktu.Kahve için mola verdiğimizde Marit'in soğuktan ağladığını farkettik.Avrupalı ya bize söylememiş çile çektiğini.Onu da zorla arabaya aldık.
Çölün ortasında bi yerde asfalt yol üçe ayrılıyor,tabela da yok.Oooo portakalı soydum,başucuma koydum....Derken uzaklardan bi kamyon yaklaştı.Ona Tarzanca bir şeyler sorduk o da anlattı.Yol bitmek bilmiyor.Kızlar motorlara geçtik.
Palmira'nın girişinde 11-12 yaşlarında bi çocuk boş bi karton taşıyordu elinde.Onunla bize vuracakmış gibi yaptı,Tolga'lara da aynı numarayı çekti.Ama Marit'e yapıştırdı.Palmira Antik Kenti'ni gezerken de etrafımıza bir sürü satıcı ve otellerini pazarlamak isteyen insanlar geldi.Kibarca hepsini reddettik.
Palmira Suriye'nin göbeğinde hiç beklenmeyecek kadar olağanüstü bir Roma kenti.Çölün Gülü derler kendisine.Gerçekten bunu hakediyor.Özellikle gündoğumunda ve günbatımında mermer sutünlar muhteşem renklere bürünüyor.
İspanyol bir çift olan Monica ve Ramon'la eşyalarımızı arabadan indirirken tanıştık.Onlar da aşağı yukarı bizimle aynı rotayı yapıyorlar gerçi onlar Kenya'dan dönecekler.Seneye Dünya Balon Şampiyonası için İspanya'ya gitmeyi planladığımızı söyledik.Bizi evlerine davet ettiler.Mi casa es tu casa....

Bugünün km si:371km
Toplam km:2314km
Doğu'nun Kraliçesi'ne misafir oldu Simurglar.Süt veren derlerdi ona Samiler,sofrası zengindi,misafirperverdi binyıllardır.Binyıllardır olduğu yerde misafirlerini ağırlar,madenin en iyi işlendiği diyar Damaskus'a nazire yapardı.
Kraliçe ağırlayıp uğurladı Simurgları.İsterdi bu bilge yolcuların halkına katılmalarını,ama yoldu yolcunun vatanı.Doğan yeni günle arkalarından el salladı Halep Berberi diyarına koşan Zaferin Atı,Çöl Gezgini,Dağ Aşanın,Gergadanın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder